VİYANA
Gezi Tarihi Mayıs 2013
Orta
Avrupa turumuzun ikinci ayağı olan Viyana Avusturya'nın başkenti, en büyük
şehri ve aynı zamanda kültür ve müzik merkezidir. Mozart'ın doğum yeri
olmasından dolayı "Müzik başkenti" olarak da adlandırılır. Mozart'ın
yanısıra Schubert, Beethoven gibi isimlerde Viyana'da yaşamışlar ve müzik
hayatlarını burada sürdürmüşlerdir.
Viyana'da
görülmesi gereken belli başlı yerler;
Parlemanto Binası, Schönbrunn Sarayı, Hofburg Sarayı(Viyana Kraliyet Sarayı), Belvedere Sarayı, Opera Binası, Belediye Binası, Tiyatro, Müzeler
Bölgesi, Aziz Stefan Kilisesi
Hofburg Sarayı
Hofburg Sarayı
Başta Habsburg hanedanlığı olmak üzere Avusturya-Macaristan İmparatorluğu'nun birçok önemli kişisine ve hanedanına ev sahipliği yapmıştır. Şehrin merkezinde bulunan Hofburg Sarayı daha çok kışlık malikane olarak kullanılırken, şehrin biraz dışında olan Schönbrunn Sarayı yazlık olarak tercih edilirmiş.
Belvedere Sarayı
Belvedere Sarayı
Belvedere Sarayı, Landstrasse ´de iki parçadan oluşan barok stilde bir saraydır.
Belvedere Sarayı, 1668-1745 yıllarında mimar Johann Lucas von Hildebrandt´a yaptırılmışdır. Yukarı ve Aşağı Belvedere Sarayı olarak iki parçadan oluşan barok yapılar birbirine çok geniş ve gözalıcı bir bahçe ile bağlıdır. Bugün müze olarak kullanılan yapılarda çok önemli tarihi tablolar da vardır.
Belvedere Sarayı Bahçesi
Aziz Stephan Katedrali
Aziz Stefan Kilisesi
Aziz Stephan katedrali Viyana' nın merkezi olan Stephanplaz meydanında bulunmaktadır. 1147 yılında roma mimarisi gotik tarzda inşa edilmiş olan katedral Viyana'nın en önemli simgesi durumundadır.
Viyana Sanat Tarihi Müzesi
Viyana Sanat Tarihi Müzesi
Viyana Sanat Tarihi Müzesi
Viyana Sanat Tarihi Müzesi dekoratif sanatlar ve güzel
sanatlar alanında oldukça önemli bir yere sahip olup çok değerli ressamların
eserleri sergilenmekte. Müze oldukça büyük olduğundan içini gezeceklerin ona
göre zaman ayarlaması yapması gerekmektedir.
Schönbrunn Sarayı ve Bahçeleri
Schönbrunn Sarayı ve Bahçeleri
Schönbrunn Sarayı , Avusturya'nın başkenti Viyana'da, Habsburg Hanedanı'nın yazlık sarayıdır.Bu yazlık saray İmparator Franz Joseph'in eşi, Sissi adıyla tanınan İmparatoriçe Elizabeth'in en sevdiği mekanmış.Saray çok geniş alana kurulmuş mükemmel peyzaj düzenlemeleri olan büyük bahçelere , hayvanat bahçesine ve yürüme alanlarına sahip. Saraya arkanızı verip devam ederseniz tam karşıda Neptün Çeşmesi daha yukarı doğru devam ederseniz de Gloriette isimli mimari yapı bulunmaktadır. 1996 yılından bu yana saray UNESCO Dünya Mirası listesinde bulunmaktadır.
Biz Schönbrunn Sarayı' nı gezmek için tur grubundan ayrılarak kendimiz gezmek
istedik, 4 numaralı U-bahn (metro) ile Schönbrunn durağında indikten hemen
sonra tabelaları takip ederek saraya ulaştık. Eğer sadece bahçelerini
gezerseniz herhangi bir ücret ödemiyorsunuz. Bahçeleri gezmek için tur trenleri
var, kısa ve uzun tur alarak gezilebilir. Bahçeleri bu tur trenleri ile gezmek
her yeri görme açısından kolaylık sağlıyor, yoksa yürüyerek gezmeniz hem
ayaklarınız hemde vakit yönünden biraz sıkıntılı malesef. Bizim yine vaktimiz
kısıtlı olduğundan sarayın içerisini malesef gezemedik.
Bizim gezdiğimiz zaman bahçede konser hazırlığı vardı,
dolayısıyla fotoğrafta gözüken demir yığınları sarayın güzel görüntüsünü biraz
bozdu.
Neptün Çeşmesi
Schönbrunn Sarayı'nın bahçesindeki en önemli yapılardan biri de Neptün çeşmesidir.
Schlosspark- Saray Bahçesi
Schönbrunn
Sarayı'nın ve bahçesinin yapımı ancak 1744-1749 yılları arasında imparatoriçe Maria Theresia tarafından tamamlatılmış.
Viyanayı gezerken birçok yere metro, tramvay, tren veya otobüs ile ulaşabiliyorsunuz ama ayaklarınıza güveniyorsanız şehri yürüyerek keşfetmek de ayrı bir keyif veriyor insana.
Sanırım Avrupa'da en çok Türk'ün yaşadığı şehirlerden birisi
Viyana. Her yerde bir Türk'e rast gelebilirsiniz.
Biz de
Viyana'nın meşhur sacher turta ve melange kahvesini tatmak için gittiğimiz
caffe sacher de türk garsonla karşılaşınca çok mutlu olduk. Caffe Sacher
şehrin ünlü alışveriş caddesi Karntner strasse'de bulunmaktadır. Bu iki lezzet'i denemeden burdan dönmeyiniz.
Kanrtner caddesinin bir ucunda Stephanplaz Meydanı ve
bu
meydanda Aziz Stefan Kilisesi diğer ucunda ise Viyana Devlet
Opera binası bulunmaktadır. Çok hareketli olan bu cadde üzerinde çok sayıda
restoran, cafeler ve turistik eşya satan alışveriş mağazaları var. Bu alışveriş
mağazalarında hediyelik olarak önerilen Mozart çikolatalarını lezzetli
bulmadığımdan almamayı tercih ettim. Ama Gustav Klimt baskılı kupa, tabak v.b
hediyelikleri önerebilirim.( Gustav Klimt Avusturyalı sembolist ressam)
Sıra geldi Avusturya'nın meşhur Şinitzelini tatmaya. Biz yine
geldiğimiz tur grubundan ayrı olarak ekstra gezi olarak bize sunulan Kahlenberg
tepesi ve Grinzing Meyhaneleri turunu biz kendimiz yapmaya karar verdik. Nasıl
gidileceğini sorduktan sonra U4 metrosu ile Heiligenstadt'a gittik ve sonra da
38A ring otobüsü ile Kahlenberg tepesine çıktık.
Kanrter Caddesi
Kahlenberg tepesinden Viyana
Grinzingden
Kahlenberg'e çıkana kadar çok güzel bir orman yolu var, etrafı seyrede seyrede
gittiğiniz süreyi anlamıyorsunuz. Tepeden muhteşem bir viyana manzarası izliyorsunuz, ancak tepe oldukça
rüzgarlı, soğuk ve de hava da kararmak üzere olduğundan üstelik de
karnımız çok acıkmış olduğundan burada fotoğraf çektikten sonra Grinzing' e
dönmek üzere otobüs' e bindik. Daha önce tur rehberinden öğrendiğimiz
meyhaneyi bulduk ve buraya girdik. Bu meyhanenin girişinde camekanlarda
sergilenen tirbuşon koleksiyonu vardı. Bir çok gezi sitelerinden okuduğum
kadarıyla hemen hemen tüm turlar bu meyhane (tirbişonlu meyhane) ile anlaşmalı ve yolcularını buraya
getirmekteler.
Nihayet şu ünlü Şinitzelleri yemeğe sıra geldi.
Dana etinden yapılan Şinitzeller oldukça lezzetliydi.